Başkan Demir: Sulukule'de Hukuki Haklarımızı Kullanacağız
Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, Sulukule'de projenin yüzde 95'inin tamamlandığını belirterek, hukuki haklarını kullanarak bir üst mahkeme olan Danıştay'a müracaat edeceklerini söyledi.
Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, Sulukule'de projenin yüzde 95'inin tamamlandığını belirterek, hukuki haklarını kullanarak bir üst mahkeme olan Danıştay'a müracaat edeceklerini söyledi.
Gazetecilerle birlikte Sulukule Evleri'ni gezen Mustafa Demir, Danıştay'ın İstanbul 4. İdare Mahkemesi'nin kararını bozacağına inandığını söyledi. Demir, kamuoyunda 'Sulukule' olarak bilinen, İstanbul 4. İdare Mahkemesi'nin kararıyla inşaat çalışmaları durdurulan 'Hatice Sultan ve Neslişah Mahalleleri Yenileme ve Uygulama Projesi' ile basın toplantısı düzenledi. Toplantıya inşaatı devam eden bir işyerinde saat 12.00'de düzenlenen toplantıya, belediye yetkilileri ile basın mensupları katıldı.
Konuşmasına Hakkari Dağlıca'da yaşanan terörist saldırıyı kınayarak başlayan Mustafa Demir, 11 Haziran'da mahkemenin aldığı kararın kendilerine ulaştığını söyledi. Sulukule olarak adlandırılan Hatice Sultan ve Neslişah Mahallelerindeki yenileme alanı projesinin iptaline yönelik kararı eleştiren Mustafa Demir, "Temmuz'un 11'ine kadar bu kanuni süreç içinde bütün haklarımızı kullanmayı düşünüyoruz" dedi.
Kararla ilgili çalışmalarının büyük bir hızla devam ettiğini kaydeden Mustafa Demir sözlerine şöyle devam etti:
"Karara mesnet olan bilirkişi raporlarını incelediğimizde ve karara detaylı baktığımızda edindiğimiz intibalarımız var. 5366 sayılı yasanın halen anlaşılmadığı kanaati var. Biz bu yasaya dayalı çalıştık. Bu yasaya dayalı olarak Fatih'te sadece Sulukule projesi yapılmıyor. Sulukule'nin yanı sıra Ayvansaray Türk Mahallesi, Fener - Balat, Süleymaniye'de ve Kapalıçarşı'da çalışmalarımız var. Değişimi başlatmak ve devam ettirmek zordur. Sulukule'nin eski hali ile yeni hali ortada. Bundan 5 yıl önce Sulukule'nin yeni halinin rüyasını bile gösteremezdiniz. Mülk sahipleri ile yaptığımız görüşmelerin yüzde 98'inde uzlaşma sağlandı. 5366 sayılı yasanın olgunlaşmasını ve TBMM'den geçiş sürecini takip ettik. Zaten bu yasa aslında tarihi yarımada ve Beyoğlu gibi SİT alanları içersinde bulunan bu yerlerin dönüştürülmesine yönelik özel bir yasa ve bu özel yasa maalesef hala anlaşılamadı. ve sırf bir mahkeme kararını verirken bilirkişinin raporuna dayandırılarak verilen bir karar var. Bilirkişi raporlarını detaylı bir şekilde incelediğimizde 5366 sayılı yasanın ruhuna aykırı çalışmalar olduğunu görüyoruz."
"HUKUKA SAYGILIYIZ"
Tüm olumsuzluklara ve yanlış algıya rağmen hukuka saygılı olduklarını belirten Mustafa Demir, "Hukukun kararına saygılıyız. Baştan söylediğimiz gibi biz de kendi hukukumuzu mülk sahiplerinin hukukunu şehrin hak ve hukukunu da savunmak için tabi ki başından beri çalışıyoruz. ve bu sürecimiz de devam edecek" dedi.
YENİLEME ALANI SÜRECİNİ ANLATTI
Konuşmasında, yenileme alanlarının belirlenme sürecine de değinen Mustafa Demir, bu süreci şöyle özetledi:
"Bir yer yenileme alanı olarak ilan edilirken kendi meclisimizde bir çerçeve çiziyoruz. Bu çerçeve içinde kalan alanlara yenileme alanları diyoruz. Kendi meclisimizden geçiyor, büyükşehir meclisinden geçiyor. Bakanlar Kurulu'na geliyor, onların onayından sonra resmi gazetede yayınlandıktan sonra yenileme alanı oluşuyor. Alan yenileme alanı olduktan sonra Avam Projemizi yapıyoruz. Anıtlar Kurulu'nu sunuyoruz. Anıtlar Kurulu Yenileme Alanı Avam Projesi'ni kabul ettikten sonra, bu alanla ilgili uygulama projesini de veriyoruz. Anıtlar Kurulu bunu da kabul ettikten sonra inşaatlarımıza başlıyoruz. Şimdi 11 Haziran'daki karar o Avam Projesi'nin iptaline yönelik karardır. Biz daha önce yaptığımız Avam Projesi'nin inşaat sırasında karşılaştığımız zorluklar nedeniyle bazı yerlerinde değişiklik yaptık. Biz 20 Nisan 2012 tarihinden Anıtlar Kurulu'na yeni bir Avam Projesi sunduk. Şu anda kurulun gündeminde, mahkemenin iptal ettiği Avam Projesi olmasa bile biz zaten o projenin iptali konusunda bir talepte bulunduk. Onun yerine inşaatlarını yaptığımız hali hazırdaki durumun Avam Proje olarak kabul edilmesi ile ilgili müracaatımız vardı. Süreç hala devam ediyor. Yine her şeye rağmen hukuka saygılıyız. İptal edilen Avam Proje doğrultusunda herhangi bir uygulama yapmayacağız. Bir ay süresi içinde Temmuz'un 11'ine kadar. Bu tarihten sonra iptal edilen Avam Projeye uygun bir uygulamanın yapılmasına müsaade etmeyeceğiz."
KURAYI ÇEKECEĞİZ
Mahkeme kararına rağmen projede hak sahipleri için kura çekim işlemini iptal etmeyeceklerini ve 26 Haziran 2012'de kura çekimini gerçekleştireceklerini belirten Mustafa Demir, sözlerine şöyle devam etti:
"Yenileme Avam Projesi'nin iptalinden önce biz gazete ilanı ve mülk sahiplerinin hepsine yazışmak suretiyle 26 Haziran'da buradaki hak sahiplerinin evlerinin tespiti için bir kura çekecektik. Biz verdiğimiz ruhsata dayanarak devam eden süreç içerisinde hukuka uygun olarak bitmiş evlerin sahiplerinin belirleneceği kurayı çekeceğiz. Yanlış anlaşılmasın mülk sahiplerinin hangilerinin hangi evlere sahip olacağının kurası yoksa evlerinin teslim kurası değil. Bir aylık süre içinde ayrıca bir üst mahkeme olan Danıştay'a müracaat edeceğiz. Çünkü; detaylı incelediğimizde ciddi sıkıntılar var. Yani kararla ilgili, 5366 sayılı yasanın uygulanması ve 5366 sayılı yasanın 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Yasası ile karıştırılmış."
BİLİRKİŞİ RAPORU GERÇEĞİ YANSITMIYOR
Toplantının soru – cevap bölümünde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, mahkemenin kararına dayanak oluşturan bilirkişi raporunun gerçeği yansıtmadığını öne sürdü.
Bilirkişinin, projenin İmar Planı'na aykırı olduğu görüşünü bildirdiğini anlatan Mustafa Demir, imar planına aykırı bir durumun sözkonusu olmadığını belirtti. Yine aynı raporda sur koruma bandının yüzde 50 oranında daraltıldığının öne sürüldüğünü vurgulayan Mustafa Demir, "Biz bu bandı yüzde 100 koruduk. Projenin ileride ciddi iltifat göreceğini düşünerek buna çok dikkat ettik" dedi.
Bilirkişinin yeşil alanların azaltıldığı iddiasının da gerçeği yansıtmadığını belirten Mustafa Demir, "Burada 13 dönüm arazimiz vardı. Bostan olarak görünüyordu. Biz bu araziyi de projeye katarak yeşil alanı arttırdık" diye konuştu. Başkan Mustafa Demir, projedeki kamu alanlarının yok edildiği iddialarının da yanlış bilgiden kaynaklandığını vurguladı, kamu alanlarının muhafaza edildiğini belirtti.
GAZETECİLERLE BİRLİKTE GEZDİ
Toplantının ardından Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, gazetecilere inşaat alanını gezdirdi. Alanda 620 daire ve 53 işyeri bulunduğunu anlatan Mustafa Demir, Danıştay'ın İstanbul 4. İdare Mahkemesi'nin kararını onaması durumunda, yıkım işlemi yapılamayacağını belirtti.
Mustafa Demir sözlerine şöyle devam etti:
"Fatih Belediyesi'nin tarihi yarımada planları varken, insanlar kamuya ait değil kendi mülklerine inşaat yapmak için Fatih Belediyesi'ne müracaat ederler. O günün kuralları içerisinde geçerli olan imar planlarına göre bunlara imar durumu veriyoruz ve inşaat ruhsatı veriyoruz. İnşaat izni verildikten sonra imar planları iptal edilirse bu kazanılmış haktır ve yollarına devam ederler. Yüzde 95 – 100'ünün bittiği projede 620 tane daire ve 53 tane dükkan sahibinin kapıda beklediği bir yerde neden proje yıkılsın ki? Yani öyle bir şey olmaz, böyle bir şey olamaz. Çünkü; kazanılmış hak var, yapılmış işler var. Kişisel kanaatim budur." - İstanbul / Fatih
0 yorum:
Yorum Gönder